İlk olarak, oyunda birçok yeni mod bulunuyor. Oyunu FIFA 2004�ten ayıran asıl yenilik de bu zaten. Friendly, Tournament, Home&Away, Fantasy ve Situation, Euro 2004�ün dışında varolan modlar. Bildiğiniz Friendly ve Tournament modlarını bir kenara bırakıp diğerlerinden bahsedelim. Home&Away�de kupalardaki iki aşamalı �eleme� sistemi kullanılıyor. Yani biri kendi sahanızda, biri deplasmanda iki maç yapıyorsunuz. Dolayısıyla kendi sahanızda gol yememeniz veya deplasmanda gol atmanız size avantaj sağlıyor.
Fantasy�de ise istediğiniz takımdan istediğiniz futbolcuları seçerek bir �rüya takım� kuruyor ve yine istediğiniz bir rakiple maç yapıyorsunuz. Bu sayede birçok yıldız futbolcuyu bir arada toplayıp fantastik bir takım kurabiliyorsunuz. Eğlenceli bir mod olduğu kesin.
Situation da pek alışık olmadığımız tipte bir mod. Bu modda maçları istediğiniz durumda başlatabiliyorsunuz. Mesela şu şekilde: İkinci yarı; ev sahibi Fransa 5-2 yenik durumda ve 9 kişi. Ama bunun için bir sınır da koyulmuş. En fazla iki kırmızı kart ve beş gol seçebiliyorsunuz. Zaten sınırlandırma olmasaydı anlamsız olurdu.
Tabiî bir de Euro 2004 modu var elimizde. Euro 2004 için bazı ufak yenilikler yapılmış. Team News de bu yenilikler arasında. Maç aralarında inceleyebileceğiniz bu ekrandan; oyuncuların moralleri, sakatlık durumları ve ertelemeler hakkında bilgiler alabiliyorsunuz. Bir diğer yenilikse artık istediğiniz maçların -oynamadan- skorunu alabiliyor olmanız. Bu da tur atlamayı garantilediğiniz zaman boşuna maç yapmamanızı sağlıyor ve zaman kazandırıyor. Çok ufak bir yenilik, ama gerekli.
Oyundaki zorluk dereceleriyse aynı: Amateur, Semi-Pro, Professional ve World Class. Bu arada, menü hâlâ çok ağır ve yine her defasında yaptığınız değişiklikleri kaydetmeniz gerekiyor. Menüden çıktıktan sonra son yaptığımız ayarlar otomatik olarak saklansa olmaz mı?
Hatırlamak istemeyeceğiniz gibi Letonya�ya beş dakikada iki gol yiyerek kupadan elenmiştik. Bu elzem olaydan dolayı Portekiz�e gidemediğimiz gibi oyunda da yer almamamız gerekirken… Yer alıyoruz. Türkiye�yle birlikte kupaya gidemeyen birçok takım da oyunda var.
Geldim mi en merak ettiğiniz yere… Geldim sanırım: Aslında söyleyecek çok fazla şey yok. Euro 2004�ün oynanışı FIFA 2004�le aynı. Ne topun fizik modellemesinde bir değişiklik var, ne yeni paslar var, ne de başka bir şey. FIFA 2004�te olduğu gibi topla ilerlerken Z tuşuna ve ardından Shift tuşuna basarak size yakın olan üç adamdan birini seçip kontrol edebiliyorsunuz. Ama bunun işlevsel olmadığını ilk yazıda da belirtmiştim. Çünkü hem topla oynayan adamı hem de diğerlerini kontrol etmek dikkat dağıtıyor.
Oynanışta derinlemesine bir değişiklik yapılmaması sık sık saçmalıklarla karşılaşmamıza neden oluyor. Yani FIFA 2004�te olduğu gibi oyun �doğal� değil. Buna sebep olan asıl etken ise topun fizik modellemesi. Top hâlâ çoğu zaman uçan balon gibi hareket ediyor. Serbest vuruşlarda topun nasıl kaleye gittiğini anlamıyorsunuz mesela. Ancak problem yaratan tek şey bu da değil. Korner çizgisine yakın noktalarda -veya herhangi bir yerde- orta yapmak istediğinizde yüzünüzü mutlaka kaleye dönmeniz gerekiyor. Bu da oynanışı köreltiyor ve zorlaştırıyor. Oyunun hızının düşmesi de cabası.
Yapay zekânın saçmalıkta sınır tanımaması bir diğer sorun. Takım arkadaşlarınızın yeterince zeki olmaması, onlara pas atmak istediğinizde -çoğu durumda- boşa kaçmamalarına neden oluyor. Tabiî rakip de farklı değil. EA Sports�un �Easy� veya �Semi-Pro� zorluk derecesinden anladığı şey, rakip takımın topu almak için herhangi bir girişimde bulunmaması. Çünkü top sizdeyken çoğunlukla rakipler maçı izliyor. Futbolcuların sahadaki dağılımı da pek gerçekçi değil. Boş alan ve pozisyon bulmanız bu şekilde kolaylaşıyor. Bir de, kaleciyle karşı karşıya kaldığınız pozisyonlarda, ortalarda olduğu gibi yine yüzünüzü kaleye dönmeniz gerekiyor. Bu da gol atma seçeneklerinizi azaltıyor.
Takımlar arasındaki dengesizlik de can sıkıyor. Nedense Kıbrıs�lı oyuncularla Fransız oyuncular arasındaki ayrım fark edilmiyor. Mesela Kıbrıs�lı bir defans oyuncusu kısa mesafede kolaylıkla Thierry Henry�yi yakalayabiliyor. Ayrıca oyuncuların yetenekleri de PES3�te olduğu gibi belirgin değil. Bunun nedeni de basit aslında: Oyuncuları birbirinden ayıran kriter sayısı az (PES3�te futbolcunun topa hangi ayağıyla vurduğu bile topun gidişini etkiliyor).
Bu arada oyuna bir de moral durumu eklenmiş. Oyuncuların moralleri alınan sonuçlara bağlı olarak değişiyor, ama bunu oyunu oynarken çok fazla hissedemiyorsunuz.
EA Sports�un FIFA�daki en önemli kozlarından biri de grafiklerdir. Ne yazık ki Euro 2004�ün grafikleri vasatı aşamıyor. Oyuncuların �garip� kaplamaları gerçekçi olmaktan uzak. Animasyonlarsa fazlasıyla donuk. İlginç ama, FIFA 2004�ün grafikleri daha iyiydi sanki. Stadyum tasarımları ve seyircilerin şovları hakkındaysa olumsuz bir şey demek zor.
Sonuçta EA Sports beklediğimiz yenilikleri yine yapmamış. �Euro 2004 olsun, çamurdan olsun� mantığıyla yapılmış izlenimi veriyor daha çok. Euro 2004 bu haliyle bir �yama�dan fazlası değil. Futbol oyunu oynamak istiyorsanız PES3 oynayın. Anlayacağınız, kral çok uzun bir süre daha tahtta kalacağa benziyor.