Baglantilar

Yazar: | Kategori: LinuX
Yorum: 0

sim çözümleme servisinin önemini bilmeyen yok denecek kadar azdır. Bu nedenle; gerek sistemin kararlılığı gerekse organizasyonun ekonomik çözümler arayışı, bu servisi ücretsiz sunan Linux işletim sisteminin aranılan sistemler arasında olmasına yetmiştir. Bu makalede Linux’un Red Hat arayüzünü kullanarak isim çözümleme servisini yani BIND’ı inceleyeceğiz.

Bind, hem komut satırından text editörleri ile hem de (Red Hat) GUI arayüzü ile konfigüre edilebilir. Makalede, komut satırından yükleme ve konfigürasyon işlemlerinden bahsedeceğim. Bunun için öncelikle bind’ın Linux üzerinde çalışan sürümünü gerekli adreslerden indirmemiz gerekecektir. Aşağıdaki linklerden bind için gerekli kurulum dosyalarını indirebiliriz. Bu arada küçük bir hatırlatma yapmak istiyorum; RedHat üzerinde çalışabilen, uzantısı .tar.gz şeklindeki kurulum paketi türünün yanısıra RedHat tasarımcıları tarafından tasarlanmış kurulum paketi türü de mevcuttur. Bu paketin uzantısı .rpm şeklindedir. Kolay kurulum ve uyumluluk açısından tercihim .rmp paketinden yana olacaktır.

ftp://ftp.wh2.tu-dresden.de/pub/mirrors/redhat/redhat/9/en/os/i386/RedHat/RPMS/bind-9.2.1-16.i386.rpm

ftp://ftp.wh2.tu-dresden.de/pub/mirrors/redhat/redhat/9/en/os/i386/RedHat/RPMS/bind-devel-9.2.1-16.i386.rpm

ftp://ftp.wh2.tu-dresden.de/pub/mirrors/redhat/redhat/9/en/os/i386/RedHat/RPMS/bind-utils-9.2.1-16.i386.rpm

ftp://ftp.wh2.tu-dresden.de/pub/mirrors/redhat/redhat/9/en/os/i386/RedHat/RPMS/caching-nameserver-7.2-7.noarch.rpm

Gerekli paketleri indirip bir klasöre kopyaladıktan sonra kuruluma geçebiliriz. Bunun için bir shell penceresinde Rpm komutunu kullanmamız gerekecek. Komut dizilimi rpm –i kurulumpaketi.rpm şeklinde oalcaktır. Buradaki –i parametresi install’ı temsil etmekte olup sistemde önceden yüklü bir rpm paketi varsa, herhangi bir sorunla karşılaşmadan yüklemeyi gerçekleştirmek için –force parametresini kullanabiliriz. İndirilen rpm paketleri ve kurulum komutları Resim 1‘de görülmektedir.

Resim 1

Yaptığımız kurulumu teyit etmek için yine rpm komutunu aşağıdaki parametreleri kullanarak gerçekleştirebiliriz. –q Paramatresi ile amacımıza ulaşabilir, grep Parametresi kullanarak istenilen sözcüğe ait rpm kurulumlarını listeleyebiliriz. Bind ve bind ile birlikte çalışan caching servisini teyit etmek için gerekli komut ve parametreler Resim 2’de görülmektedir.

Resim 2

Kurulum işleminden sonra sıra, servisi çalışır duruma getirmeye geldi. Bu işlem için chkconfig komutunu kullanmamız gerekecek. Linux üzerindeki servislerin belli bir çalışma seviyeleri bulunmaktadır. Bu seviyeler Tablo 1’de gösterilmektedir. –levels Parametresi ile bind’ın Linux üzerindeki servis adı olan named servisinin çalışma seviyelerini belirteceğiz.

Resim 3

Chkconfig –levels 35 named on komut dizisi ile servisin 3 ve 5 seviyesinde çalışacağını belirtiyoruz. Tablo 1’de görüldüğü üzere seviye 3 servisin grafik arayüzü olmadan başlatılmasını, seviye 5 ise grafik arayüzü ile başlatılmasını belirtmektedir. Ayrıntılı bilgi için http://www.belgeler.org/lis/archive-tlkg-lis-5.9.html bağlantısındaki dökümana gözatmanızı tavsiye ederim.

Mode

Directory

Run Level Description

0 /etc/rc.d/rc0.d Halt
1 /etc/rc.d/rc1.d Single-user mode
2 /etc/rc.d/rc2.d Not used (user-definable)
3 /etc/rc.d/rc3.d Full multi-user mode (no GUI interface)
4 /etc/rc.d/rc4.d Not used (user-definable)
5 /etc/rc.d/rc5.d Full multiuser mode (with GUI interface)
6 /etc/rc.d/rc6.d Reboot

Tablo 1

Böylece Bind’ın nasıl başlatılacağını belirlemiş olduk. Bu işlemi basit olarak grafik arayüzinden de yapabilriz. Bunun için shell prompt’una setup komutunu girmek ve çıkan arayüzden Services seçeneğine tıklamak olacaktır. Resim 4’de named servisi ile ilgili işlem yapacağımız seçim ekranı görülmektedir. Named servisini seçmemiz otomatik olarak başlamasını sağlayacaktır.

Resim 4

Named servisinin başlangıç şeklini belirlemiş olduk fakat bu servis şu anda çalışmadığından /etc/init.d klasörleri altındaki named servisi için named start komutunu çalıştırmamız gerekecektir. Yine teyit etmek için ps aux | grep –i named komut dizisini kullanacağız. (Resim 5)

Resim 5

Buraya kadar bind servisini çalıştırmak için gerekli kurulumları ve konfigürasyonları yapmış olduk. Sırada bind servisinin isim çözümleme yapabilmesi için gerekli database’i yani zone’u oluşturmak ve bind’ın bu zone’u tanımasını sağlamak. Bu işlem için ilk olarak /etc klasörü altında bulunan named.conf klasörüne yeni bir zone bilgisi eklemek olacaktır. Böylece Bind servisi yeniden başladığında database’de hangi zone’ların bulunduğundan haberdar olacaktır. Named.conf dosyasını düzenlemek için vi ya da kwrite benzeri bir text editör kullanabiliriz. Tamamen kendi isteğimden ötürü vi editörünü tercih ediyorum. (Resim 6)

Resim 6

Burada küçük bir hatırlatma yapmak istiyorum; named.conf dosyası içine vi editörü ile giriş yaptığınızda düzenleme yapabilmek için i tuşuna basmak, kaydedip çıkmak içinse ;wq yazmak gereklidir. Hatırlatmadan sonra Resim 7’de görünen şekli ile yeni bir zone tanımı yapıyoruz. Burada dikkat edilmesi gereken bir durum da noktalama işaretleridir. En küçük bir hata dahi zone’un tanınmamasına neden olabilir. (Tecrübe ile sabittir.)

Resim 7

Girmiş olduğmuzu bilgilerle test.com adında bir zone olduğunu ( zone “test.com” IN { ), bu zone’un lokal sunucuda barındığını ( type master; ), test.com.zone adlı bir dosya olarak saklandığını ( file “test.com.zone”; ) ve update’lere izin verilmediğini ( allow-update { none; }; )belirtmiş olduk. İşlemi gerçekleştirdikten sonra esc tuşu ile insert mode’dan çıkıp ;wq yazarak named.conf dosyasını kaydediyoruz. Sıra geldi zone dosyasını oluşturup konfigüre etmeye… Öncelikle yukarıda bahsetmiş olduğum test.com.zone dosyasını oluşturmak için başka bir zone dosyasını kopyalayarak işimizi kolaylaştıracağız. Zone dosyaları /var/named klasörü altında bulunmaktadır. Buradaki zone dosyalarını görüntülemek için ls komutunu kullanıp cp komutu ile localhost.zone dosyasını test.com.zone dosyası olarak kopyalıyoruz. (Resim 8)

Resim 8

Kopyalama işlemi ile istediğimiz zone dosyasını oluşturmuş olduk. Sıra geldi konfigürasyona… Bunun için yine vi editörünü kullanacağız. Zone dosayasının içeriğini Resim 9’da görüldüğü gibi düzenliyoruz. Bu işlemi yaparken noktalama işaretlerine dikkat etmemiz gerektiğini hatırlatmama gerek yok sanırım… (Resim 9)

Resim 9

Buradaki değerler Microsoft’un DNS zone’undaki değerlerle aynıdır. Örneğin Zone’a air SOA değerleri (Serial, Refresh, Retry vs.), Zone ile aynı adı taşıyan A, MX ve NS kayıtları ( IN NS ns1.test.com) ve istenilen hostlara ait A kayıtları (www IN A 192.168.2.51). Ayrıntılı bilgi için http://www.belgeler.org/lis/archive-tlkg-lis-9.3.html bağlantısındaki dökümanı inceleyebilirsiniz.

Konfigürasyonu tamamladıktan sonra Named servisinin yeniden yüklenmesi gerekir. Bunu yapmaktaki amaç konfigürasyon değişikliğinin named servisi tarafından algılanmasıdır. Bunun için yapmamız gereken shell prompt’unda named reload koutunun çalıştırılmasıdır. (Resim 10)

Resim 10

Bu işlemden sonra Bind server’ın kurulum ve konfigürasyonunu tamamlamış oluyoruz. Sıra geldi Bind’ı test etmeye. Bunun için bilindik bir komut olan nslookup’ı kullanacağız. Resim 11’de komut ile yapılmış bir kaç sorgu görülmektedir.

Resim 11

Görüldüğü üzere Linux işletim sistemlerini kullanarak organizasyonlar için hem ekonomik hem de basit çözümler sunabilmekteyiz. Bind ve benzeri servislerin Linux sistemleri üzerinde yapılandırılması, olası DNS problemlerinde isim çözümleme altyapısının tamamen çökme riskini ortadan kaldıracaktır.

Bir başka makalede görüşmek üzere…

Seymen URAL

Yazar: | Kategori: LinuX
Yorum: 1

http://counter.li.org/

Evet, yukarıdaki site, dünya üzerindeki Linux kullanıcıları ile ilgili bilgi vermekte:

At Aug 22 2007 21:01:13 GMT, there are
136186
users registered
152367
machines registered

My guess at the number of Linux users:
Twenty-nine million

Yani şu an itibari ile (23 Ağustos 2007 saat 00:08) dünya üzerinde bu siteye kayıt olan Linux kullanıcısı sayısı 136186, Linux kurulu makina sistem sayısı ise 152367‘ymiş.

Ve setenin tahminine göre şu an dünyada 29 milyon insan Linux kullanıyormuş.

Bence hiç de azımsanmayacak bir sayı, ileride bir gün Windows’u geçerse hiç şaşmayın…

Saygılar…

Yazar: | Kategori: LinuX
Yorum: 0

İyi, güzel; Linux bir işletim sistemi; ama neden gül gibi Windows’umu bırakıp Linux’e geçeyim ki?

Evet, aslında bu güzel bir soru, ve bu soruya verilebilecek birçok cevap var:

1- Linux ÜCRETSİZDİR.

Evet, Linux sizden hiçbir ücret talep etmez. Çünkü Linux’un doğası budur. Aldığınız bir bilgisayarı, yeni kurduğunuz bir sistemi kullanabilmek için işletim sistemine 100’lerce dolar daha harcamanız gerekmez. Linux dağıtımları ancak ve ancak cd, kapak, kullanım kılavuzu gibi ek masrafları talep edebilir (Bazı çok küçük istisnalar dışında.). Hatta gönüllüleri sayesinde Size tamemen ücretsiz bile postalanabilir. Ya da bazı dağıtımlarım yatığı gibi Amerika’dan elinize kadar 5 kuruş kargo parası istemeden gönüllü olarak gönderilir.

2- Linux, BERABERİDE YÜZLERCE PROGRAMI ÜCRETSİZ GETİRİR, BERABERİNDE GELMEYEN VE SONRADAN İNDİRİP KURACAĞINIZ PROGRAMLARIN TAMAMI DA PARASIZDIR.

Yanlış duymadınız, Linux ile ihtiyacınız olan tüm programlara ücretsiz olarak sahip olabilirsiniz. Linux’ünüzü yüklerken tüm office programlarından tutun da cd yazma programlarına, messengerlarına, türlü türlü internet tarayıcılarına, müzik ve video programlarına, film düzenleme programlarına… da sahip olmuş olursunuz. Yani Windows’ta tamamıyle sonradan edindiğiniz ve hatta büyük çoğunluğu için para harcadığınız programlar işletim sisteminizi yüklerken ücretsiz gelmiş olur. Bunlarla da yetinmezseniz Linux’un geniş program yelpazesinden istediğinizi ücretsiz olarak temin edebilirsiniz, tabi daha fazlasına ihtiyacınız olursa!

3- Linux ÇOK GÜVENLİDİR!

Linux o kadar güvenlidir ki virüs vs korkusu olmadan internette gezinebilirsiniz. Linux için çok az virüs vardır ve güvenliği çok gelişmiştir. Bu yüzden sisteminizin güvenliğinden şüpheniz olmasın. Artık 3 ayda bir bilgisayarınız formatlamaya gerek kalmayacak!

4- Linux AÇIK KAYNAK KODLUDUR.

Açık kaynak kodu, yazılımın değiştirilebileceği, kullanıcının kendi ihtiyaçları doğrultusunda şekil erebileceği anlamına gelir. Windows işletim sisteminin aksine Linux, çok geniş gönüllü yelpazesi sayesinde her saniye gelişmektedir.

5- Linux DAHA STABİLDİR.

Linux çok daha stabil, yani dengeli bir işletim sistemidir. Öyle devamlı hatalarla karşılaşmaz, performans düşüklüklerine katlanmak zorunda kalmazsınız, hatta bir programda hata oluştuğunda sistem, Windows’taki gibi kilitleneceğine ya da yeniden başlayacağına, hata oluşan uygulamayı kapatır. Böylece veri kaybı yaşamazsınız. Bilgisayarınızı günlerce aralıksız, sorunsuz bir şekilde açık tutabilirsiniz.

Aslında daha uzun yazmayı düşünüyordum açıkçası. Ama Linux’un avantajları yazmakla bitmeyeceğinden bunlarla yetinmek zorunda kalıyorum.

Görüldüğü gibi Linux, her türlü ticari kaygıdan uzak olarak gelişmesine dünya üzerindeki sayısız gönüllü tarafından devam etmektedir. İçine karşılıksız emek katılarak büyümekte ve gelişmektedir. Ancak aslında en büyük karşılık Linux’un bunca yol katetmesidir. Her büyük firma (Google vs) Linu8x’a geçmekte ve ev kullanıcıları da yava yavaş Linux’a yönelmektedir.

SANIRIM BU KADAR SEBEP HERKES İÇİN YETER.

Bir dahaki yazımda Linux ile Windows işletim sistemini karşılaştıracağım. Büyük oranda bu yazımın tekrarı olacak ama olsun.

SAYGILAR…

Yazar: | Kategori: LinuX, windows
Yorum: 2

Merhabalar…

Uzun bir aradan sonra bugün sizler için Windows ve Linux’ u kıyaslamak istiyorum (Yeterince objektif olmaya çalışacağım.):

Öncelikle şunu söylemek istiyorum: Bu yazının görüntü resmini Pardus (Ulusal Linux Dağıtımı) kullanarak (her Windows dosyasına erişebildiğim gibi) sabit diskimin Windows bölümünden seçtim. Ama tabii ki Windows’ta böyle bir şansım yok. O yüzden 80 gb’lık sabit diskimin 25 gb’ını Pardus’a, kalanını Windows Xp’ye ayırdım. Tüm müzik ve resimler (oldukça fazla) Windows bölümümde (mecburen). Bu şekilde her iki işletim sisteminden de erişebiliyorum.

Yani Linux’la Windows üzerindeki her belgeye erişebilirken Windows’ta bu imkansızdır.

Bu, önemsiz gibi gözüken önemli bir fark olmasına rağmen büyük bir detay değildir.

Bundan sonrasını elimden geldiğimce yorumsuz ve kısaca özetlemeye çalışacağım.

Windows ücretlidir (oldukça dolgun bir ücret), Linux ise tamamen (birkaç istisna dışında) ücretsizdir. İşte bu en büyük farklardan biridir.

(Linux:1-Windows:0)
Windows kapalı kaynak kodludur, Linux açık kaynak kodludur. Açık kaynak kod, tehlike değil, güvendir. İstediğiniz gibi içeriğini değiştirebilir ve kendi ihtiyaçlarınız doğrultusunda adeta modifiye edebilirsiniz. Tabi bu tüm programların da ücretsiz olması demektir (açık kaynak kodlu olanların).

(Linux:2-Windows:0)
Linux için binlerce ve hatta daha fazla program vardır ve bunlar ücretsizdir; fakat Windows için daha fazla program vardır. Çünkü çok büyük bir kullanıcı kitlesi Windows’u tercih ettiğinden yazılımcılar da bu platformu tercih ederler. Fakat bu fark çok hızlı bir şekilde kapanmaktadır.

(Windows programlarının büyük kısmının ücretli olduğunu bir an için unutursak:)
(Linux:2-Windows:1)
Eğer oyuncuysanız Linux sizi pek tatmin etmeyebilir. Nitekim oyunların neredeyse tamamı Windows için tasarlanmaktadır (daha büyük kullanıcı kitlesi sebebiyle). yavaş yavaş Linux için tasarlanan oyunlar da vardır. Bunun yanısıra emülatörlerle Linux’te Windows oyunlarını da oynayabilirsiniz. Fakat bu bazen sorunlu ve sıkıcı olur. Unutmamak lazım ki Linux oyun için tasarlanmamıştır (en azından şimdilik) (oyuncular için özel bir dağıtımı olsa da).

(Linux:2-Windows:2)
Linux’u her şekilde (açık kaynak kodlu olduğundan) modifiye edebilirsiniz. Çok şık masaüstülerde çalışabilir, çok işlevsel menüler kurabilirsiniz. Windows’ta bu (inanın) mümkün değildir. Aero arayüzünü örnek vermek isterseniz cevabım hazır: Linux bunu çoktan yaptı: XGL. Hem de yalnızca alt+tab tarzı pencere geçişleri vb.’de değil, çok geniş bir efekt yelpazesi vardır.

(Linux:3-Windows:2)
Linux tam anlamıyla profesyonellere hitap eder, her ihtiyaçlarını karşılar. Hemen hemen tüm profesyonel yazılımcılar Linux’u tercih eder. Windows bu bakımdan çok geridedir. Tabi Linux, yalnızca profesyonellere değil, her kesime de hitap eder (Yanlış anlaşılma olmasın.)

(Linux:4-Windows:2)
Linux, Windows’a göre çok daha stabil ve güvenlidir. (BELKİ İLERİDE BU KONUYU AYRINTILI OLARAK ELE ALABİLİRİM.) Aylarca, hatta yıllarca stabil bir sürüm, aralık vermeden bilgisayarınızı hatasız çalıştırabilir…

(Linux:5-Windows:2)
Windows’taki her önemli ve sık kullandığımız programın Linux için birden çok karşılığı vardır: OpenOffice vb.
Bu Linux programları, Windows programlarını, açık kaynak kodun etkisiyle hiç bir ticari amaç gütmeden birçok gönüllü yazılımcı sayesinde
her bakımdan geçmektedir.

(Linux:6-Windows:2)
Linux, Windows’tan çok daha hızlı gelişmektedir. Sayısız dağıtım her yıl, her altı ayda bir yeni versiyon çıkarır. Masaüstü yöneticileri devamlı gelişir, programlar devamlı gelişir, çekirdek devamlı gelişir… Windows ise gördüğümüz gibi çok büyük aralıklarla yeni (ticari adıyla) ürün çıkarır. Bu şekilde devam ederse Linux, Windows’a çok daha büyük bir fark atacaktır. Zira Linux birçok koldan gelişimini oldukça hızlı bir şekilde sürdürmektedir.

(Linux:7-Windows:2)

Windows’un yeni paketlerinde getirdiği sidebar, gelişmiş arama, aero arayüzü gibi devrim ve kilometre taşı niteliği taşıdığı söylenen birçok yenilik, zaten Linux’te yıllardır var. Hem de inanın çok daha iyileri, çok daha fazla seçenek ve alternatifle. Eğer bu yenilikler için Vista’ya geçecekseniz, paranızı cebinize koymanızı ve ücretsiz bir Linux edinmenizi tavsiye ederim.

(Linux:8-Windows:2)

Windows kısmından düzeltiyorum: Pardus’ta “Yayına Al” tuşu çalışmadığından bu yazıyı Windows’tan yayına alacağım. (MİLLİYET BLOG SAYFASINDAN BAHSEDİYORUM.) Aslında komik bir durum. O kadar Linux’u öv, öv… Ama “Objektif olacağım.” demiştim. O yüzden buna da yer verdim. Fakat site ile ilgili olabilir, ayrıca fazla da uğraşmadım açıkçası, hâlledilebilecek bir sorun, yeni kurulmuş bir işletim sistemi, ayrıca yalnızca tek bir dağıtımı bağlıyor. Ayrıca bu sitede blog yazarken Windows’ta kopyala, yapıştır yapamıyorum; Linux’ta bu çok kolay. Ve bunu çok kullanırım. Ama gene dearadaki farkı kapatmak adına:

(Linux:8-Windows:3)

Şimdilik bu kadar yeter, çünkü bu maç uzadıkça uzar, sanırım Linux daha fazla farkı atmadan bitiş düdüğünü çalmalıyım. Hâlâ Windows’ta mısınız?

Bir dahaki açık kaynak kodun felsefesine değineceğim.

SAYGILAR…

Yazar: | Kategori: LinuX
Yorum: 0

linux vixta

Linux sürümleri de gittikçe renklenerek Windows Vista gibi işletim sistemlerinin görselliğini yakalıyor ve hatta geçiyor. Vixta bunlardan birisi.

Her ne kadar işletim sistemi henüz çok gelişmiş olmasa da ve gidecek daha çok yolu olsa da, burası, umut vaat eden bir proje. Yalnızca görünüm değil kullanılabilirlik açısından da önemli hedefler içeriyor. En büyük hayal ise kesinlikle tamamen tak-çalıştır desteği sunmak.Gerçi şu an için tamamen açık/özgür sürücülerle ütopyadan ibaret olan bu arzu bu tür projelerin artmasıyla beraber çözülmeye ve hafifletilmeye aday. Tabii hiçbir işletim sistemi bu konuda mükemmel değil.Sizce de öyle değil mi?
Daha fazlası için burayı ziyaret edin ve Vixtanızı indirin…

05 Kasım 2007
Yazar: | Kategori: Genel
Yorum: 0

active perl

activeperl ile pl uzantılı dosyalarınızı indireceğiniz pakete göre Windows,Linux v.s sistemlerde çalıştırmanızı sağlayan bir program. kısaca çalışma mantığı windowsta Php çalıştırmak için kurduğunuz programlar(örnek: appserv) gibi. programın desteklediği sistemler: Windows, Linux, Mac OS X, Solaris, AIX ve HP-UX. resmi internet sitesine buradan üye de olabilirsiniz. Download seçeneklerine buradan ulaşırken, program hakkında ayrıntılı bilgiyi buradan alabilirsiniz.

Yazar: | Kategori: Genel
Yorum: 0

hell-world.org

proje yönetimi programına ihtiyacı olanlara ücretsiz, açık kaynak bir proje: openproj.
microsoft office’in project yazılımına alternatif olarak düşünülen openproj, projity.com tarafından hazırlanmış.

mirosoft ve primavera uygulamalarıyla da uyumlu çalışabiliyor, cpal lisansıyla dağıtılıyor. Windows’un yanında Linux, Unix ve Mac işletim sistemlerinde de çalışan openproj yazılımını, sourceforge.net sitesinden indirebilirsiniz.

Yazar: | Kategori: Yazilim
Yorum: 0

hell-world.org

Açık kaynak kodlu, resim düzenleme programı olan GIMP‘in versiyon 2.4 ü çıkmış bulunmakta. Birçok yenilik ve uzun zamandır beklenen özellik taşıyan bu yeni versiyonda, birçok büyültülebilir fırça seçeneği, akıllı seçim ve kesme tuşları, yeni obje hizalama rehberi ve perspektif açısı ayarlama, lens kırılma efektleri gibi daha birçok özellik bulunmakta. GIMP ücretsiz olmakla birlikte Linux, Windows ve Mac için versiyonları bulunuyor. Buradan GIMP in indirebilir, buradan da GIMP ile ilgili videoları izleyebilirsiniz.

Etiketler: gimp, photoshop, resim, image, editing, edit, fotoğraf, ücretsiz, Windows, mac, Linux, bedava 

Yukarı
Yazilar iin RSS aboneligi