Tomb Raider The Last Revelation olarak etiketli yazılar

Şimdi size bir soru, Tomb Raider ismini duymayan var mı? Herhalde yoktur… Çünkü Tomb Raider adlı oyunun yaklaşık üç sene önce piyasaya çıkan ilk versiyonu, oyuncuların oldukça dikkatini çekmişti. Bunun en önemli sebeplerinden biri, şüphesiz başroldeki kahramanın gayet çekici bir kız olmasıydı.(Lara Croft) Bir de bu kişi bir insanın yapabildiği zıplama, tutunma, sürünme, yüzme gibi hareketleri yapabilince oyunun tutulmaması için hiç bir engel kalmamıştı. İlk versiyonunun büyük bir başarı elde etmesinin ardından ilk versiyona benzeyen fakat farklı mekanlarda geçen iki tane daha versiyon piyasaya sürüldü. Bu arada Tomb Raider ve Lara Croft da sanal bir üne kavuştu. Ve nihayet oyun severler uzun zamandır bekledikleri Tomb Raider 4 (The Last Revalation) oyununa 1999′ un son günlerinde kavuştular.

YETER ARTIK…

Merak etmeye başladım, acaba bu serüven ne zaman biter diye. Sanırım Eidos, bu serinin yüzlerce versiyonunu çıkarmaktan bile çekinmez. Ne de olsa oyun piyasanın bir numaralı Arcade adventure oyunu olmuş, neden arkasını kessinler ki? Tabii ki haklılar, ama…

OYUNA GELİNCE…

Oyunumuzu biraz daha yakından inceleyelim. Oyunda eski versiyona nazaran pek de radikal değişikliklere rastlamak mümkün değil maalesef. Pek çok şey aynı kalmış. Lara yine eski Lara. Hatta saç biçimi bile aynı. Yeni çıkan bu versiyonda, Lara’nın yapabildiği hareketler arasına yerde sürünme de eklenmiş. Bir de oyun biraz daha korku öğesini ön plana çıkarıyor. Karanlık ve sessiz ortamlar, duvarlardaki ürkütücü kabartmalar vb. sizi hep tetikte olmaya zorluyor. Aynı filmlerdeki gibi oldukça heyecanlı ve ilgi çekici bir konuyla yüz yüzesiniz. Özellikle konu Mısır olunca gerilimin dozu biraz daha yüksek oluyor. Ayrıca, kız gerçeğe biraz daha yaklaştırılmış. Yakında monitörden çıkıp odamıza girecek herhalde…

Serinin daha önceki oyunlarında eğitim kısmı hep Lara’nın evinde geçmekteyken, The Last Revelation’da Lara’nın 16 yaşına geri dönüyoruz ve patronu Werner Von Croy ile birlikte Kamboçya’da ufak bir eğitim görevine katılıyoruz. Bu görevde, özellikle Tomb Raider ile yeni tanışanlar için, iyi bir temel eğitim alıyoruz. Bu bölümlerde yaptığınız veya yapamadığınız şeyler oyunun kalan 43 bölümünü etkilemiyor, ancak elbette buraları ölmeden geçmelisiniz. Oyunun diğer versiyonlardan en büyük farkı; çıkılan maceranın Mısır Piramitleri’nde geçiyor olması. Karşınıza yine pek çok düşman çıkacak. Bunların büyük bir çoğunluğu ölümsüzlük özelliği bulunan iskeletlerden oluşmakta. İskeletlerden kurtulmanın en kolay yolu Shotgun’la onları yere düşürüp, hemen oradan kaçıp gitmek. Ya da daha güçlü silahlar kullanmak. Fakat ne kadar güçlü silahlar kullanırsanız kullanın iskeletlerin ölümsüzlük özelliği bulunduğu için dört-beş saniye sonra diriliyorlar.

Oyunda kullanılan tüm tuşlar 14 tane.(Az değil mi?) Fakat bunların hepsini kullanmanıza gerek yok. En çok kullanılan ve parmaklarınızı hiç bir zaman üzerinden ayırmamanız gereken tuşlar: Ctrl,Alt Gr, Boşluk, Shift ve yön tuşları. Bunları sırasıyla ne işe yaradığını açıklayacağım.

Ctrl: Bu tuş oyunda; eğer silahınız cebinizdeyse, duvara tutunma, tırmanma, sudan karaya çıkarken tutunma ve zıplamadan geçilebilecek, yüksek merdiven gibi yerlerden geçmenizi sağlıyor. Fakat silahlarınız elinizde ise, ateş etmeye yarıyor. Ayrıca bazı bölümlerde taşıt kullanıyorsunuz. İşte buralarda gaz pedalı görevini görüyor. Ama en önemlisi yerlerdeki veya başka bir yerdeki enerji, silah, anahtar vb. şeyleri almanıza yarıyor. Yine kapıları açarken, bir kolu çekerken bu tuşa ihtiyaç duyuyorsunuz.

Alt Gr: Zıplamak ihtiyacı duyduğumuz yerlerde kullanıyoruz. Ve bir de suda iken derinlere dalmamızı sağlıyor.

Boşluk: Bu tuş ile sadece silahımızı çıkartıyoruz veya yerine koyuyoruz.

Shift: Bu tuşun tek başına bir görevi yok. Yalnız önemi büyük. Hassas, yani dikkatli yürümemiz gerektiğinde bu tuşa basarak yürüyoruz. Çünkü bu tuşa basılı tutup bir kere ileri bastığımızda Lara sadece bir adım atıyor. Fakat bu tuşa basılı tutmayıp ileri bastığımız da Lara koşuyor. Mesela kullanılabilecek bir alana örnek verirsek; bir uçurumun en uc noktası.

Yön Tuşları: Bu tuşların ne işe yaradığını hepimiz biliyoruz sanırım.

SES & MÜZİK

Oyunun ses ve müziklerini eski versiyonlarda olduğu gibi başarılı buluyorum. Mesela ıssız, karanlık ve sessiz bir bölümde müzik korku verici hale dönüşüyor. Ayrıca bir ipucuna doğru yaklaştığınızda, (örneğin bir aracın anahtarına) müzikte hemen bir farklılık oluyor. Diğer bir nokta olan efektlere de güzel denilebilir. Yine, mesela bir yerden tutundunuz ve kendinizi yukarı doğru çektiğinizde Lara, sanki zorlanıyormuş gibi sesler çıkarıyor. Bence Eidos bu noktaya biraz dikkat ediyor. Hakkını yememek lazım.

GRAFİK DENİLİNCE AKLIMA…

Oyunun grafikleri, yine eski versiyonlarında olduğu gibi başarılı. Tabii ki, Tomb Raider 4’de daha da iyi. Yani grafiklerde gözle görülür bir iyileşme var. Elbette 3D ekran kartı olan bilgisayar kullanıcıları için. Oyundaki üç boyut modellemelerde kullanılan poligon sayısının arttırılması daha gerçekçi grafikler sağlamış. Fakat bu durum 3D’si olmayan kullanıcılar için artıdan daha çok bir eksi anlam ifade ediyor. Çünkü hem oyunun geliştirilmiş grafiklerini iyi bir biçimde ekranda göremiyorlar, hem de iyileştirilen grafikleri göstermeye işlemcilerinin gücü yetmiyor ve oyunu kare atlatarak oynuyorlar. Bu durumda geriye sadece tek bir çözüm kalıyor. O da çözünürlüğü düşürmek. Bu durumda da grafiklerin ne kadar berbat olacağını hepimiz biliyoruzdur sanırım.

Tomb Raider oyunun dördüncü versiyonuna gelindi, fakat maalesef oyun hala büyük yeniliklerden çok uzak bir yapıya sahip ve eski versiyonları oynamış oyunculara “Ben bunları daha öncede görmüştüm” hissi verebilecek kadar bayat bir oyun. Doğrusu önceki üç versiyonu sıkılmadan bitirebilmiş zaman zengini oyuncular için Tomb Raider 4, biçilmiş kaftan. Birbirine benzer üç gereksiz oyunu bitirmek zaten kişinin belli bir seviyenin üzerinde olduğunun açık açık delilidir!

Fakat diğer yandan da yeni bir oyunun farklı bir oyun olmasını bekleyen oyuncular (Mesela BEN) Tomb Raider 4 adlı illet oyundan mümkün olduğunca uzak dursunlar (Zaten ben de baktım oyun aynı, hemen sildim. İyi etmişim değil mi?) Çünkü oyun eski versiyonla arasında, geliştirilmiş grafik ve farklı mekandan hariç hiçbir yenilik taşımıyor. Tabii ki eklenen birkaç silah ve kullanılabilen bir iki ek taşıt var onları da saymıyorum bile. Oyuna eklenmiş puzzle tipi bulmacalar da oyunu maalesef yeteri kadar zorlamıyor ve zaten oyuna iyi adapte edilememişler. Kısacası görünüşü hoş ama, içi hala boş bir seri, Tomb Raider serisi.

Eidos’taki yapımcılar, yeni versiyona yabancılık çekmeyelim diye yeniliklerden kaçınmış olabilirler mi acaba? Bunun cevabına “Evet” deseler de bu hiç inandırıcı bir cevap olmaz. Bir önceki versiyondan bu yana neredeyse bir sene geçmiş, oyun dünyasında birçok yenilikler olmuş fakat bizimkiler hala yerinde saymaya devam etmişler.

     Oyun severlerin Lara’ya olan aşkları sürdükçe Tomb Raider macerası asla bitmeyecek gibi gözüküyor. Herhalde bir kaç sene sonra Tomb Raider 19’da Lara ile uzayın derinliklerinde Mister Speak’lara karşı mücadele verip evrenin merkezinde kayıp sürahiyi bulmaya çalışacağız. Allah akıl fikir versin hepimize…(Amin) Gerçekten de artık bu seriden gına gelmeye başladı. Ne dersiniz sizce de öyle değil mi? Tomb Raider serisinin artık farklı bir yapıya kavuşması şart gibi görünüyor. Dört oyun boyunca Lara’yı oradan buraya, buradan oraya zıplatmaktan bıkmayan var mı? Hala bunu merak etmekteyim.

     Arkadaşlar üzülerek söylüyorum ki bir yazımızın daha sonuna gitgide yaklaşıyoruz geriye birkaç cümle kalıyor, onlar da;