Oyunumuzun türü ise gerçek zamanlı strateji ve biraz da role-playing. Oyuna, azıcık Sims tarzı role-playing, hepimizin bildiği masaüstü oyunu Risk’den biraz dünya haritası stratejisi ve Majesty ile Dungeon Keeper’ın strateji oyunlarına getirdiği farklılık (birimlerinizin kontrolünün sizde olmaması) ile X-COM ve Dungeon Keeper türü üs yapımı eklenmiş. Oyunumuzun yapımcıları konu ve grafik olarak da eski James Bond’lardan ve Austin Powers’tan oldukça etkilenmişe benziyorlar.
Evil Genius’ta kötü tarafız ve dünya çapında bir suç organizasyonu kurmaya çalışıyoruz. Her kötü adam gibi bizimde amacımız dünyayı kontrol etmek. Oyuna üç suç manyağından birini seçerek başlıyoruz. Bu manyaklar sırasıyla psikopat tipli Maximilian, hatun kişi Alexis ve çekik gözlü Shen Yu. Manyağımızı seçtikten sonra bir tutorial ile başlamamız mümkün. Bahsettiğim manyakların her biri yanında birer “henchman” ile geliyor.

Henchman’ler oyun içerisinde Evil Genius’umuzdan sonra doğrudan kontrol edebildiğimiz tek adamlar. Bu yüzden bizim için çok önemliler. Henchman’ler deneyim kazandıkça farklı yeteneklerini ortaya çıkarıyorlar. Oyun boyunca başarılı oldukça ortaya çıkarabileceğimiz yüzlerce hepsi birbirinden komik çizilmiş henchman var. Jagged Alliance’da favori adamım Ivan olduğu için midir bilmem burada da favori henchman’im Red Ivan oldu. Henchman’lerimiz ölümsüz değiller. Uzun bir süre yaralandıklarında ya da süper ajanlar tarafından öldürülebiliyorlar.

Evil Genus’a bir adada oldukça yüklü miktarda para ile başlıyoruz. İlk işimiz bu adaya gizli üssümüzü kurmak olacak. Sonrasında yapmamız istenen görevleri yerine getireceğiz. Tycoon oyunlarından tanıdığımız üç boyutlu izometrik, 360 derece görüş açımızın olduğu, zoom yapabildiğimiz bir alanda gizli üssümüze tüneller, kontrol odası ve kötü adamlarımızı barındıracağımız odaları yaparak başlıyoruz. Bu odaların yapımı biraz zor. Örneğin adamlarınızın barınacağı odaları yapmak tek başına yeterli değil. Bu odalar yapıldıktan sonra içerisinde yataklar, dolaplar, kapılar vs. konulmalı. Bu yüzden oyuna ilk başladığımızda yapacağımız odaların büyüklükleri ve içlerine ne kadar, yatak, dolap vs. konulacağı ile bu odalarda kaç kişinin barınabileceği konuları biraz muallakta kalıyor ama oynayıp tecrübe ettikçe alışılıyor. İlk olarak boşta olan adamımız gidiyor ve bir çanta alıyor. Daha sonra dinamitleri alıyor ve odanın yapımına başlıyor.

Oyunun en zevkli anları işte burada yatıyor. Yaptığınız odalarda olan biteni seyretmek. Adamlarınızın kuklalar üzerinde kavga/dövüş çalışmaları yapmaları ve hatta birbirlerini çalıştırmaları ile esirlerinize yaptığınız birbirinden komik ve yaratıcı işkenceleri seyretmek büyük bir zevk. Adamlarımızın barınacağı odaların yanı sıra işkence odaları, çalışma odaları ve araştırma odalarıda yapacağız. Bütün bunları yaptığımız oyun arayüzü, bir strateji oyununa göre oldukça basit. Hatta şu ana kadar oynadığım en kolay arayüzlü strateji oyunu diyebilirim. Bu özelliğide Evil Genius’un oynanabilirliği için çok büyük bir artı puan getiriyor.

Gizli üssümüzü inşa ederken, işçilerimizi doğrudan görevlendiremiyoruz. Bir odanın yapılacağı yere ve büyüklüğüne karar verdikten sonra işçinin gelip yapmasını bekliyoruz. Oyunun başlarında bu pek sorun olmazken üssümüz büyüdükçe uzun bir süre yapımı beklemek zorunda kalabiliyoruz. Bu noktada yapılacak işler için bir öncelik atamak mümkün ama pek işe yarıyor denemez. Bu beklemedeki en büyük sebeplerden birisi de adamlarımızın özelliklerinden kaynaklanıyor. Bu konuda çok dikkatli olmak lazım. Evil Genius’ta adamlarımız diğer stratejilerde olduğu gibi, standart olarak yap sonra sal çayıra şeklinde adamlar değil. Adamlarımızın, sadakat, dikkat, zeka, sağlık ve dayanıklılık şeklinde beş farklı özellikleri var. Eğer bu özelliklerinin geliştirilmesi üzerinde çalışmazsanız etrafta öyle aptal aptal gezen embesil adamlarınız oluyor ve bu adamlarla tabi ki dünyayı kontrol edemiyoruz. Bu noktaya önem vermemek sonucunda bütün suç imparatorluğunuzu kaybedebilirsiniz. Bunun haricinde adamlarımızı eğitmek için en iyi (ya da kötü mü demeliydim?) yollardan biride onları öldürmek. Evet, adamlarınızdan birini öldürdüğünüz zaman diğerlerini seyredin nasıl bir korkuyla işlerine sarılıyorlar.