(Baştan bir uyarı geçeyim. Başlarda gereksiz şeyler anlattığımı düşününler direk 2. paragraftan başlasınlar bu oyunla ilgili sözlerim orada başlıyor.)

Bu yazıda eskiden hep yaptığım gibi eski menajerlik oyunlarının nasıl olduğu ve onların hangilerini neden beğenip neden beğenmediğimi yazmayacağım, çünkü bu yazı zaten F.A. Manager 2001’in başında yer alıyor. Dileyen o yazının baş kısmını okuyabilir. Ben bu yazıda (ama sadece başlarında) Championship Manager’dan (CM) bahsedeceğim. Aslında çok karışık geldiği ve çok az oynadığım için katmıyorum CM 3 ve eski seriyi. O yüzden diyorum ki ben bu oyuna tam olarak CM 2000’de ısındım. Gerçekten, bence o ana kadar gördüğüm en iyi menajerlik oyunuydu ve neredeyse kusursuzdu. Nedenini söyleyeyim. Bir kere menajerlik oyunlarında en önemli olan şey gerçekçiliktir. Gerçekçilikte detayın fazla olmasıyla doğru orantılı olduğundan CM 2000 bence yapılmış en iyi menajerlik oyunuydu. Biraz açacak olursak diğer oyunlarda hep keşke şu da olsaydı dediğimiz özelliklerin tümü CM 2000’de yer alıyordu. O kadar gerçekçiydi ki insan gerçekten 90 dk. önde götürdüğü bir maçı özellikle önemliyse 90’da gol yiyip berabere bitince kızabiliyordu, tıpkı gerçek hayat gibi ya da çok uğraşıp Şampiyonlar Ligi’nde finale kalıpta o maçı kazandığında sevinebiliyordu. Oyunun eksileri yok muydu? Bence gördüğüm tek eksik (tabii sadece o zamanlar için geçerli bu laflarım CM 2001’i gördükten sonra eksiklerinin daha çok olduğunu gördüm) oyunculara şu ya da bu sebepten prim veremiyordun. Geri kalan her şey bence kusursuzdu.

Oyunun bir de şöyle mükemmel özelliği vardı ki oyun hiçbir zaman çökmüyordu ya da insanı canından bezdiren hataları yoktu. Oynayanlar bilirler FA Manager 2000’de oyun durup dururken çıkıyordu ya da aldığınız bazı oyuncular kayboluyordu. Ben CM oynarken hem müzik dinliyorum bazen Alt+Tab yapıp müzik oyun artı sözlüğü çalıştırıp kelimelerin anlamlarına bakıyorum oyun ona rağmen çökmüyor. Neyse bu zaten herkes için o kadar önemli değil. Benim tarafımdan görülmeyen fakat başkaları tarafından görülen hatalar vardı. Onlara da değineyim çünkü belki aralarında size de uyan vardır. Bir kere en çok eleştirilen özellik maçın izlenememesi aksine yazılar halinde sunulmasıydı. Bunun sebebi ise oyunu yapan firma kesinlikle grafikle uğraşmıyor. Menüleri bile hiç uğraşmadan en sade ve anlaşılırlık ya da kolaylıktan taviz vermeden yapıyorlar. Bu yüzdendir sebebi diye düşünüyorum, fakat bence bu yine de büyük bir hata değil çünkü maçı izlemek genelde uzun sürer ve tüm oyunlar bu maç izleme olayını başaramaz. Hatırlayalım, FA Manager 2000’de forvet adamının bütün takımı ipe dizip boş kaleden geri dönüp tekrar adamları çalıma dizip, bu sefer golü kaçırmasını ya da Premier Manager 2000’de orta sahadan atılan golleri. Bu yüzden, bence yapınca ya mükemmele yakın olacak ya da hiç olmayacak. Ayrıca, hadi olsa da dediğim gibi çok yavaş oluyor. Mesela normal sunuşlu bir maçın 2 dk. sürdüğünü düşünün. Bir de izlediğiniz maçları düşünün. Onlar da 10 dk. civarı sürüyor. Ligde 30’dan fazla maç yaptığınız hesap ederseniz bayağı bir saçma vakit kaybınız oluyor fakat bu konuda çok iyi olan bir oyun hatırlıyorum. World Manager 2000. Onda oyunu hem yazı halinde hem de ekranın 4’de birini kaplayan ufak bir ekranda izleyebiliyor artı oyuncularınızı maçta motive edebiliyordunuz. Bence en iyi yöntem bu ve CM 2001’de bu olursa çok iyi olur. Sonra başkaları tarafından eksik olarak görülen şeyler yetkilerinizin sınırlı doğal olarak da bazı detayların az olması.

Örnekleyecek olursak FA 2001’de stada istediğiniz eklemeyi paranız doğrultusunda yapabiliyordunuz, külüp binası, kapasite arttırma ya da oto park gibi. CM’de ise sadece stadın kapasitesini arttırabiliyorsunuz o da başkandan isteyerek. Yani başkan kabul ederse. Bunu herkes eksik olarak görüyor fakat oyunun ismini bir kez daha okuyun Championship MANAGER, Championship Board değil. Yani olayınız menajerlik başkanlık değil. Göreviniz transfer yapıp başarılı olmak. Stat gibi detaylar sizin işiniz değil. Benim eksik olarak görmemenin sebebi bu. Neyse, bu kadar lafı neden mi ettim? Bu kadar lafı CM 2001’den neler beklediğimi sebepleriyle göstermek için ettim. Toparlamak gerekirse iyi bir prim sistemi, daha fazla lig (Türkiye gibi), gelişmiş taktikler ve olsa da olur olmasa da olur olan daha iyi bir maç sistemi.

CM 2001 için yapımcılar söz verdikleri hemen hemen bütün yenilikleri uygulamışlar. Oyun çıkmadan önce okuduğumuz ve ağzımızı sulandıran çoğu özellik bulunuyor oyunda. Artık oyunda 10’u (Türkiye, Yunanistan, Polonya, Finlandiya, Rusya, Kuzey İrlanda, İrlanda, Galler, Avusturya, Hırvatistan) yeni olmak üzere 26 gibi artık korkunç boyutlara ulaşan ülke ligleri bulunuyor. Bazı ülkelerde İngiltere, İtalya, İspanya gibi alt ligler de bulunuyor. Mesela İngiltere’de 5 lig var. Artık firma gerçekten mükemmele yaklaştı. Bu kadar detayla birlikte daha önce bu kadar lig hiç sunulmamıştı. Bu konuda gerçekten kusursuz oyun.

Oyun kadrolar açısından kusursuz değil fakat diğer oyunlar arasında en iyisi. 2001 için tüm kadrolar yenilenmiş hatta oyuna Fenerbahçe’ye yeni transfer olan Mert Meriç’i bile almışlar. Ben gördüğümde bu kadar da olmaz yani dedim. Tabii ki eksileri var. Mesela hiç adı sanı duyulmamış oyuncular çok iyi olabiliyor yani hak ettiğinden iyi. Bu kadrolar açısından biraz kötülük ama bence öyle çok göze batmıyor çünkü abartı oyuncu sayısı biraz az.

Oyuna yeni eklenen daha doğrusu eskiden çok az olan şimdi ise çok geliştirilen bir özellik medya. Artık bir sezonda başlangıçta çok para harcarsanız gazeteciler size yeni sezonda neler yapabileceğinizi soruyorlar. “Zamana ihtiyacımız var” ya da “Bu sezon çok başarılı olacağız” gibi cevaplar verebilirsiniz. Ya da mesela bir oyuncunuzla 2-3 kulüp ilgileniyor ya da sürekli transfer teklifi alıyor o oyuncu. O zaman da gazeteler o oyuncunun kendi belirledikleri bir fiyata isteyen kulüplerden birine satılıp satılamayacağını soruyor. Bir örnek daha vermek gerekirse mesela bir oyuncunuz son 5-6 maçını hep çok iyi oynadı. Yani notu hiç 7-8’den aşağı düşmedi. O zaman da web siteleri ya da gazeteler o oyuncuyu övüyorlar ve sizin de yorumunuzu duymak istiyorlar o oyuncu hakkında. Bu gerçekten çok güzel bir olay fakat çok saçma olduğu yerler var. O kadar güzel ki emin adımlarla şampiyonluğa giderken oyuncularınızın övülmesi ve sizin de o övgüyü yükseltmeniz dolayısıyla oyuncunun daha da istekli oynaması gibi unsurlar gerçekten çok güzel. Ayrıca o kadar detaylı ki bir oyuncunuz mesela son 5-6 maçını hep 5-6 notla oynadı. O zaman medya o oyuncuyu yerin dibine sokuyor ve size yorumunuzu soruyor. Eğer oyuncuyu siz de eleştirirseniz oyuncu gitmek istiyor ama arkasında durursanız oyuncu teşekkür edip kendini düzeltebiliyor fakat mesela bir oyuncuya 2-3 kez kötü eleştirdi medya ve siz de hep arkasında durdunuz. Bir kere daha kötü eleştiri gelir ve siz yine arkasında durursanız bu sefer başkan da kızıyor ve o oyuncunun bu kadar toleransı hak etmediğini söylüyor.

Eksileri var demiştim. Bunlar ise genelde hep forvet oyuncularınız övülüyor gol attıkları için. Bu saçma çünkü bildiğiniz gibi o başarı da 11 futbolcunun katkısı var. Bir diğer eksi de aranızın başkanla çok bozuk olduğu zamanlarda bir oyuncunuz övülür ve siz de o övgüyü yükseltirseniz birden saçma bir şekilde aranız düzeliyor ve ligdeki kötü sonucu birkaç hafta unutuyorlar ama bence bunlar o kadar göze batmıyor. Yani anlayacağınız oldukça detaylı ve güzel.

Oyuna eklenen fakat benim başkandan transfer bütçesi isteyip de elde edemediğim gibi yine hiç başaramadığım bir özellik eklemişler. Artık federasyondan da bazı isteklerde bulunabilirsiz. Mesela dikkat ettiyseniz (2001’de daha çok oluyor) bazen Penlaty sonra da Not Given! Yazıyor. Yani penaltıyı vermedi hakem. O maçın hakeminden şikayet edebilirsiniz. Daha hiç başaramadığım için sonucu ne oluyor bilemiyorum. Hep size hakemler sizin hakkınızda yanlış karar vermiş olabilir, inceleyeceğiz diyorlar sonra da bir gelişme olmuyor. Hakemleri eleştirmekten başka isteyebileceğiniz bir şey de var. Mesela maç programınız çok yoğun ve 3-4 günde bir maç yapıyorsunuz. Dolayısıyla oyuncularınız çok yoruluyor ve adamlarınızı dinlendirmek istiyorsunuz çünkü bir maç sonra ölüm kalım derecesinde önemli bir Avrupa maçına çıkacaksınız fakat karşınızdaki lig maçı yüzünden oyuncularınızı dinlendiremiyorsunuz. İşte böyle bir durumda federasyondan maçınızın ertelenmesini isteyebilirsiniz fakat nedense bunu da hiç yapamadım. Bu da başarabilirseniz çok iyi bir özellik fakat ben o kadar çok istememe rağmen başkana teklif ettiğim stat ve takımı kurmak için ek süre istekleri hariç bu istekler gibi federasyon isteklerini de kabul ettiremedim.

Artık oyuncuların istatistiklerine topa kayıp başarılı olma yüzdeleri ya da pas isabet yüzdeleri gibi ek detaylar eklenmiş.

Özellikle önemi ligin son haftalarında anlaşılan bir özellik eklenmiş. Artık maçı yaparken canlı bir puan tablosuna göz atabilirsiniz. Her attığınız ya da yediğiniz golde ya da rakipleriniz maçında atılan gollerde lig sıralamasında ne tarz değişikler olduğunu görebileceksiniz. Bu da bence oldukça iyi olmuş.

Artık kadro kurmakta zorlananlara kolaylık, akılcılık ve detay açısından bir yenilik getirilmiş. Artık fizyoterapistinizden ya da antrenörlerden oyuncularınızın sakatlık ya da takım için kalitesi gibi bilgiler alabilirsiniz. Bence yine çok güzel fakat ben pek kullanmıyorum çünkü genelde kadromu tanırım. Özellikle hazırlık maçlarında kimin iş yapabileceğini kimin yapamayacağını belirliyorum.

Yeni ligler eklendiği için artık sadece Avrupa’dan takımları yönetmiyoruz. Bu yüzden de transfer kurallarında bazı aksaklıklar çıkabiliyor fakat bu tarz çıkabilecek eksileri çok titiz bir şekilde halletmişler. Gerçekçilik açısından neredeyse kusursuz çünkü diğer tüm menajerlik oyunlarından daha da gerçekçi. Anlattığım yeni özellikler sayesinde oyunun detay seviyesi inanılmaz boyutlara getirilmiş. Bu yüzden de kendinizi gerçekten bir menajer gibi hissediyorsunuz.

Oynanabilirlik ise eski oyunlar kadar kolay. Neredeyse hiçbir yenilik konmamış. Sebebi de zaten eskisinin çok iyi olmasının yetişidir bence.

Ses ve müzik olayında benim oyunda yakaladığım tek hata galiba. Nedense benim oynadığım tüm CM oyunlarında oyunu ne zaman başka bir mp3 açsam, oyun onu kapasam da artık eski sesleri ile çalışmıyor. Bu yüzden bu konuda pek yorum yapamayacağım.

Sonuç olarak menajerlik oyunları ile, uzaktan yakından fark etmez, en ufak bir alakası olanlar kesinlikle bu bilgisayar oyun klasiğini kaçırmasınlar. Çok şey kaybederler. Tek kelimeyle HARİKA. Hadi iyi oyunlar…